3 Mayıs 2021 Pazartesi

Dua kaderi değiştirir!


Vaktiyle bir ateşperest, oğlunu evlendirmektedir.

Düğün günü çok koyun ve inek kesilir.

Et kokuları mahalleyi sarar.

Ancak evin bitişiğinde, Müslüman, dul bir kadın, dört yetimiyle yaşamaktadır.

Hepsi de günlerdir açtırlar. Kadıncağız: düğün evinin kapısını çalıp, ‘ateş’ ister.

Ancak maksadı başkadır.

“Belki yemek verirler” diye gitmiştir.

Adam, kadının niyetini anlasa da, bir şey vermez.

Kadıncağız, bir daha gidip ‘ateş’ ister. Yine eli boş döner.

Üçüncüde yine öyle. Ama ne olur bilinmez, bu defa acır kadına; hallerini anlamak için dehlize iner ve dayar kulağını bitişik evin duvarına ve dinler.

Yetimcik, annesine yalvarıyor:

— Anneciğim, ne olur bir daha git, belki bu sefer bir şey verirler.

Kadın ağlamaklıdır:

- Üç defa gittim yavrum! Artık utanıyorum.

Adam bunu duyar, kalbi sızlar ve güzel bir ‘Sofra’ hazırlatıp gönderir evlerine.

Dehlize inip tekrar dinler yetimlerin en küçüğü dua ediyor:

- Ya Rabbi! O nasıl bize ikram ettiyse, sen de ona ikram et! Onu imanla şereflendir der!

Ardından;

- Âmiiiin! sesleri yükselir.

O anda kalbi döner ateşperestin. Ve Şehâdet getirip imanla şereflenir.

Nitekim Sadaka belâyı önler, dua'da kaderi değiştirir!

1 Mayıs 2021 Cumartesi

Çanakkale savaşında cepheden bir mektup



105 Sene Evvel Çanakkale Siperlerinde Ramazan-ı Şerife Dair Bir Mektup..

"Benim güzel kızım:
Bugün Temmuz 14, Ramazan'ın ikinci günü. Şeyhülislam oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı. Ama benim içim rahat etmedi. Oruca niyetlendim. Sahur vakti çalıların arasında iki kök çiriş (pırasadan daha küçük bir ot) buldum. Onlarla sahur ettim.. 
Gündüz yeni siperler kazdık. Hiç susamadım. Taarruz arttı. Kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. 
Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum. Meğer bölüğün hepsi oruçluymuş. Matara en son bana geldi. 
Geldi ama ben kendimden utandım. Arkadaşlarım hepsi sahursuz oruç tutmuşlar. Ben ise iki çirişi yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi mahcup hissettim. 
O gün oruçlu şehit olan Erzurumlu, Darendeli ve Yenicelinin hakkını nasıl öderim diye gözyaşı döktüm..."
-Alıntıdır

▪︎▪︎▪︎

Bu toprakların düşmanı çoktur, aradan bin sene geçsede bitmez ve sürekli şehitler, gaziler vermeye davam ediyor bu ülke.
O yüzden bayrak için ezan için, aç susuz, kanı ve canı pahasına bizlere emanet edilen bu cennet diyarı vatana ayar çekmek isteyen, ezeli düşman ve işbirlikçilerinin oyunlarına aldanmadan 'sahip çıktığımız' takdirde şûhedamız huzur içinde uyuyacaklardır.

Allah onlardan razı olsun ruhları şad olsun.